Hamile Olduğunuzu Nasıl Anlarsınız? Hamilelik Belirtileri.
Kadın Doğum Uzmanları, anne adayları için hamilelik döneminde hangi belirtilerin daha fazla görüldüğünü ve nelere dikkat edilmesi gerektiğini açıkladı. Hamile olup olmadığınızı anlamak için dikkat etmeniz belirtiler neler yazımızda.
Anne adayları, hamilelik döneminin en başından son aylarına kadar birden çok belirtiyle karşılaşabiliyor. İlk haftalarda daha hafif hissedilen bu hamilelik belirtileri, gebeliğin ilerleyen dönemlerinde annenin ve bebeğin sağlık durumuna bağlı olarak değişiklik gösterebiliyor. Genellikle ilk 4-8 hafta içinde başlayan belirtilerin en temel sebebi, vücutta meydana gelen hormonal değişimlerdir. Çünkü yumurtanın rahimde döllenmesi ve bir bebek haline dönüşebilmesi için anne vücuduna birtakım özel hormonların salgılanması gerekiyor. Progesteron, östrojen ve HCG olarak bilinen bu hormonlar, gebelikte, hatta doğum anına kadar anne vücudunda pek çok görevi üstleniyor. Dolayısıyla gebelik süresince anne adayında birtakım fizyolojik ve psikolojik değişimler gözlenebiliyor.
Vajinal Akıntı ve Yerleşme Kanaması
Yoğun östrojen ve progesteron hormonunun salgılanması, vajinal akıntının renginde ve miktarında farklılık yaratabilir. Akıntının miktarı, gebelik öncesine göre çok daha fazladır. Rengi, açık sarıdan koyu kahverengiye kadar değişebilir. Yerleşme kanaması ise genellikle kadının adet dönemlerine denk gelen döllenmiş yumurtanın rahme yerleşmesi sırasında meydana gelen kanamadır. Yerleşme kanaması, genellikle adet tarihine denk geldiği için pek çok kadın tarafından âdet kanamasıyla karıştırılır ve hamilelik belirtileri arasında yer aldığı düşünülemez. Ancak âdet kanamasından miktar olarak azdır, rengi ise açık pembe veya kahverengi olabilir.
Âdet Gecikmesi
Hamilelik belirtileri nelerdir? denildiğinde ilk olarak düşünülmesi gereken âdet gecikmesidir. Adet gecikmesi, tek başına hamileliğin varlığını işaret etmez. Genellikle planlı gebelik düşünen kadınlar, bir iki günlük gecikme yaşadıkları an hamile miyim? Kaç haftalık hamileyim? gibi sorularla hekime başvururlar. Ancak bir iki günlük gecikmenin ardında stres, kilo verme, seyahat, hava değişimi ve kullanılan ilaçlar gibi farklı nedenler de gizleniyor olabilir. Dolayısıyla âdet gecikmesinin gebelik belirtileri arasında sayılması için en az 1 hafta beklenmeli ve ardından kanda hamilelik testi yapılmalıdır.
Sık İdrara Çıkma
Gebeliğin hem ilk hem de son haftalarında hissedilen en yaygın hamilelik belirtisi sık idrar şikayetidir. İlk haftalarda, hormonların etkisiyle artan sık idrar şikayetleri, son haftalarda bebeğin büyümesiyle idrar kesesine baskı yapması sonucu artar.
Mide Bulantısı ve Kusmalar
Genellikle birbirleriyle alakalı olan bu hamilelik belirtileri, hamileliğin en başında yoğun olmakla birlikte ilk üç ayına kadar hissedilebilir. Mide bulantıları ve kusma şikayetleri, döllenmeden hemen sonra başlayabilir. Gebelerin pek çoğu, HCG hormonundan kaynaklandığı düşünülen bu sabah bulantılarından yakınır. Kusma şikayetleri ise sık ve şiddetli olmadığı sürece normaldir. Ancak yaşam kalitesini düşürecek kadar kusma şikayeti gözleniyorsa ve beraberinde kilo kaybı söz konusuysa “hiperemezis gravidarum” adı verilen sağlık problemi akla getirilmelidir. Anne adayının vücudunda ödem oluşumuna neden olan bu hastalık, tedavi edilmediğinde bebeğe de zarar verebilir.
Hassas Göğüsler ve Göğüs Uçları
Göğüs bölgesinde görülen dolgunluk hissi, hassasiyet, karıncalanma ve şiddetli ağrı hamileliğin ilk belirtileri arasındadır. Ayrıca göğüs bölgesindeki damarlar, her geçen gün daha belirgin hale gelir ve “areola” ismiyle bilinen kahverengi halka koyu kahverengi bir renk alır. Meme başlarında görülen minik kabarcıklar ise emzirme döneminde çatlak riskini azaltmak için yağ bezeleri tarafından üretilir.
Baş Dönmesi ve Bayılma
Hamilelik belirtileri ilk hafta yoğun hissedilmiyorsa gebelik düşüncesini akla getirmeyebilir. Sıklıkla hissedilen baş dönmesi bu durumun en açık örneğidir. Eğer gebeliğin ilk haftalarında, diğer belirtiler görülmüyorsa, baş dönmesinin sadece basit bir yorgunluktan veya başka bir hastalıktan kaynaklandığı düşünülebilir.
Halsizlik ve Yorgunluk
Gebeliğin ilk belirtileri arasında yorgunluk ve halsizlik hissi de yer alır. Eğer hiçbir iş yokken bile yorgunluk hissi duyuluyorsa ve günün yarısında enerji düşüyorsa vücut değişen hormonların etkisinde olabilir.
Halsizlik ve yorgunluk hissi, plasentanın oluşumuyla birlikte yavaş yavaş kaybolacaktır. Anne adayı, özellikle 4. aydan itibaren kendisini daha enerjik ve zinde hissetmeye başlayabilir.
Aşerme ve Koku Hassasiyeti
Durmadan farklı yiyecekler, sebze ve meyveler aşeriliyorsa, beraberinde sevilen yemeklere veya çeşitli kokulara karşı tiksinti hissi oluşmuşsa hamilelik belirtileri akla getirilebilir. Tiksinti hissi; kahve, alkol veya sigara gibi sağlığa zararlı alışkanlıklara karşı gelişebileceği gibi kızartma, balık, mobilya ve boya gibi çeşitli kokulara karşı da gelişebilir.
Duygusallaşma
Sebepsiz yere ağlamak ve sebepsiz yere gülmek gibi pek çok anormal durum hamilelik döneminde yaşanabilir. Hamilelik belirtileri sonrasında hemen hissedilen duygusal dalgalanmalar tüm anne adaylarının başına gelir. Değişen kadınlık hormonlarından kaynaklanan bu durum normal karşılanmalı ve erkek eşine mutlaka destek çıkmalıdır.
Sırt-Bel Ağrısı ve Şişkinlik
Sırt bölgesinde, yoğun iş günlerinden çok daha fazla ağrı hissi görülür. Ayrıca ağrı sık sık bel bölgesine de geçebilir. Vücudun su toplaması sonucu oluşan şişkinlik ise şiddetini son aylara doğru daha fazla arttırır. Hamilelik belirtileri arasında değerlendirilen ödem şikayetlerini engellemek için günde 1-2 litre su tüketilmeye çalışılmalıdır.
Yaşadığı hamilelik belirtileri nedeniyle test yapan ve pozitif sonuca ulaşan anne adaylarının gebeliğin ilk haftalarından itibaren kontrollü olarak doktor muayenesinden geçmesi önemlidir. Tam teşekküllü bir hastanede aylık kontroller yapılmalı ve doğum anına kadar gerekli olan tüm tetkikler ve testler tamamlanmalıdır.